Avrupa Birliği - Türkiye mali işbirliğini değerlendiren Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Hansjörg Haber Haber, AB'ye Katılım Öncesi Mali Yardım Aracının (IPA), AB'nin genişleme sürecindeki ülkelerdereformları finansal ve teknik açıdan destekleme şekli olduğunu kaydedediyor. Hansjörg Haber, IPA fonlarının, Komisyonun Genişleme Stratejisi ve yıllık ilerleme raporlarının bulguları doğrultusunda, katılım süreci boyunca ülkelerin kapasitelerini artırmayı amaçladığını, bu sayede kademeli olarak olumlu gelişmeler sağladığını ifade ediyor.
2007- 2013 döneminde AB'ye Katılım Öncesi Mali Yardım Aracının (IPA I) yaklaşık olarak 11.5 milyar avroluk bütçeye sahip olduğunu belirten Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Hansjörg Haber, 2014-2020 dönemi için 11.7 milyar Avroluk bütçeye sahip olan IPA II'nin ise önceden elde edilmiş olan sonuçları daha ileriye götürmeyi amaçladığını söylüyor. AB katılım öncesi fonlarının hem genişleme sürecindeki ülkelerde hem de AB'nin kendi geleceğine yapılan güçlü bir yatırım olduğunu kaydeden Hansjörg Haber, bu fonların faydalanıcılara siyasi ve ekonomik reformları gerçekleştirme sürecinde destek olarak AB üyeliğine eşlik eden hak ve yükümlülüklere hazırladığını belirtiyor. Hansjörg Haber, söz konusu reformların aday ülke vatandaşlarına daha iyi imkânlar sağlaması ve AB vatandaşlarının sahip olduğunu standartlarla eşit standartların geliştirilmesine yol açmasının beklendiğini ifade ediyor. IPA 2014-2020 çerçevesinde AB tarafından Türkiye için ayrılan tutarın 4 milyar 453.9 milyon avro olduğunu söyleyen Hansjörg Haber, IPA'dan yararlanan diğer ülkelerle kıyaslandığında Türkiye'nin en fazla fon alan ülke olduğunu belirtiyor.
Rekabetçi Sektörler Programı Başarıyla İlerliyor
Türkiye'de Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından yürütülen Rekabetçi Sektörler Programı kapsamında ülke genelinde halen 58 proje yer aldığını, bunların IPA I altında AB tarafından sağlanan toplam bütçesinin 433 milyon avro olduğunu kaydeden Hansjörg Haber, IPA II dönemi için programa bugüne kadar AB tarafından 344 milyon avro fon aktarıldığını ifade ediyor.
Programın uyum politikası olarak da bilinen AB bölgesel politikasına uygun olarak hazırlandığını söyleyen Hansjörg Haber, bölgeler düzeyinde ekonomik refahın artırılması ve bölgesel farklılıkların azaltılmasının amaçlandığını belirtiyor. Hansjörg Haber, Programın oluşturulduğu günden bu yana Türkiye'de gelişmiş ve daha az gelişmiş bölgeler arasındaki farklılıkları azaltmayı hedeflediğini dile getiriyor. Bu bölgelerde Program kapsamında ticaret iklimini geliştiren, sanayi altyapısı, inovasyon, Ar-Ge ve turizm altyapısıyla ilgili projelerin finanse edildiğini kaydeden Hansjörg Haber, Programın ayrıca KOBİ'lerin kapasitelerinin geliştirilmesini amaçladığını, bu çerçevede KOBİ'lere danışmanlık hizmeti sunan ya da sektörel işbirliğini geliştiren projeleri de desteklediğini söylüyor.
Hibe Değil Gelişim Desteği
Rekabetçi Sektörler Programı kapsamında desteklenen projeler hakkında ise Hansjörg Haber şunları söylüyor: "Proje yapısı bakımından Rekabetçi Sektörler Programı, yalnızca sınırlı sayıda işletmenin doğrudan hibe alabildiği geleneksel hibe programlarından farklıdır. Rekabetçi Sektörler Programı, işletmeleri birlikte çalışmaya ve ticaret altyapısını paylaşmaya teşvik ediyor. Böylece her bölgede seçilen bir sektörde ortak kullanım ya da ortak üretim tesislerine destek veriyor."
IPA II kapsamında Rekabetçi Sektörler Programıyla başlıca üç alandaki faaliyetlere destek verileceğini söyleyen Hansjörg Haber, bunlardan ilkinin üretim sanayinin rekabet gücünün artmasına önem vererek ulusal ekonominin toplam faktör verimliliğinin artırılması için "özel sektör gelişimi" olduğunu ifade ediyor. İkinci alanın kamu-özel sektör ortaklıkları ile sanayi faaliyetlerinin ve KOBİ'lerin inovasyon yönetim kapasitelerinin artırılmasına yönelik "bilim, teknoloji ve inovasyon" olduğunu söyleyen Hansjörg Haber, üçüncü alanın ise ilgili müktesebatın uygulanması amacıyla "kurumsal kapasitenin geliştirilmesi" olduğunu belirtiyor.